İstanbul Başakşehir'deki Çam ve Sakura Hastanesi'nde yaşanan akıl almaz olay Türkiye'yi derinden sarstı. Yoğun bakım ünitesinde tedavi gören 9 yaşındaki engelli bir çocuğun cinsel istismara uğradığı iddiası üzerine CHP'den sert tepkiler yükseldi. Olayla ilgili soruşturma başlatılırken, Sağlık Bakanlığı'nın açıklamaları tartışma yarattı.
Olayın Detayları
Sözcü Gazetesi'nden Hazar Dost'un haberine göre, 19 Mart'ta hastaneye yatırılan 9 yaşındaki bedensel ve zihinsel engelli çocukta, 7 Nisan'da genital kanama tespit edildi. Yapılan muayenede cinsel istismar bulgularına rastlanması üzerine savcılık harekete geçti. Hastane kameraları incelenmeye alınırken, 26 sağlık çalışanı hakkında soruşturma başlatıldı. Hastane yönetimi, durumu Sağlık Bakanlığı'na bildirdiklerini ve olayın hastanede yaşanmış olabileceğini belirtti. Kesin sonucun adli tıp raporuyla ortaya çıkacağı ifade edildi.
Sağlık Bakanlığı'nın Çelişkili Açıklamaları
Sağlık Bakanlığı'nın olayla ilgili yaptığı açıklamalar ise kamuoyunda şaşkınlık yarattı. Bakanlık, çocuğun annesinin üvey olduğunu ve istismarın hastane dışında yaşanmış olabileceğini öne sürdü. Ayrıca, genital bölgedeki zararın sondadan kaynaklanmış olabileceği de iddia edildi. Bu açıklamalar, olayın üzerinin örtülmeye çalışıldığı yönünde eleştirilere neden oldu.
CHP'den Sert Tepki
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, sosyal medya hesabından Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'na seslenerek sert tepki gösterdi. Emir, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
Hayal edemeyeceğimiz tüm vahşetler ülkemizde yaşanıyor. İktidarın failleri koruyan cezasızlık hukuku ile caniler cesaretlendiriliyor! 9 yaşındaki engelli bir çocuğun, Çam ve Sakura Hastanesi’nde, yoğun bakımda solunum cihazına bağlıyken cinsel istismara uğradığı iddiası sadece sağlık alanında değil tüm alanlardaki çürümüşlüğün kanıtıdır.
Emir, iktidarın failleri koruyan cezasızlık hukukunun bu tür olayları cesaretlendirdiğini vurgulayarak, olayın tüm alanlardaki çürümüşlüğün bir kanıtı olduğunu belirtti. Ayrıca, kadınların nasıl doğurması gerektiği ile ilgilenmek yerine öldürülen yenidoğan bebekleri ve tecavüze uğrayan çocukları korumak gerektiğini ifade etti.
Bu vahim olay, Türkiye'deki sağlık sisteminde ve çocuk koruma mekanizmalarında ciddi sorunlar olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Yetkililerin bu olayın üzerine titizlikle eğilerek sorumluları cezalandırması ve benzer olayların yaşanmaması için gerekli önlemleri alması büyük önem taşıyor. Toplum olarak bu tür olaylara karşı sessiz kalmamalı ve çocuklarımızın güvenliği için mücadele etmeliyiz.