Kuvözdeki Bebek Şiddeti! Hemşirenin Vahşeti Ortaya Çıktı
Son Dakika

Kuvözdeki Bebek Şiddeti! Hemşirenin Vahşeti Ortaya Çıktı


23 October 20255 dk okuma6 görüntülenmeSon güncelleme: 23 October 2025

Kahramanmaraş'ta yaşanan ve Türkiye'yi derinden sarsan bir olay, bir bebeğin hayatını kararttı. Düşük kiloda doğduğu için kuvöze konulan Deniz Esin bebek, bir hemşirenin şiddetine maruz kaldı ve engelli kaldı. Ailenin 3 yıl sonra öğrendiği gerçek, adeta bir şok etkisi yarattı.

Kuvözdeki Şiddet Kameraya Yansıdı

Sema ve Abdullah Bozoklar çiftinin kızları Deniz Esin, 4 yıl önce Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde dünyaya geldi. Doğum sonrası kilosu düşük olduğu için hemen kuvöze alındı. Bebeğin sakin ve hareketsiz olması üzerine yapılan kontrolde, bir hemşire bacağında morluklar fark etti. Sağlıklı doğan bebeğin bu hale gelmesi üzerine güvenlik kameraları incelendi ve hemşire Hazel Dırık Bağrıyanık'ın bebeğe şiddet uyguladığı tespit edildi.

Durumun hastane yönetimine bildirilmesiyle yapılan muayenede, bebeğin bacağının kırık olduğu belirlendi. Ancak hastane yönetimi, aileye bu durumu bildirmedi ve Deniz Esin'i entübe halde özel bir hastaneye sevk etti. Bu olay, hastanenin ihmali ve örtbas çabalarıyla daha da büyüdü.

Ailenin Şüphesi Gerçeğe Dönüştü

Özel hastanede yapılan tetkikler sonucunda Deniz Esin'in sadece bacak kırığı olmadığı, aynı zamanda hem bedensel engelli hem de serebral palsi ve epilepsi olduğu tespit edildi. Aile, ilk başta kızlarının doğuştan engelli olduğunu düşünse de, zamanla şüphelenmeye başladı.

3 yıl sonra olayın ortaya çıkmasıyla birlikte aile, büyük bir şok yaşadı. Kızlarının kuvözde şiddete maruz kaldığını öğrenen Bozoklar çifti, sorumluların cezalandırılması için hukuki mücadele başlattı. Bu olay, sağlık sektöründeki denetim eksikliklerini ve hasta haklarının korunması konusundaki yetersizlikleri bir kez daha gözler önüne serdi.

Sağlık Sektöründe Şiddetin Önlenmesi İçin Neler Yapılmalı?

Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için alınması gereken önlemler:

  • Personel Seçimi ve Eğitimi: Sağlık personelinin seçiminde titiz davranılmalı ve düzenli olarak psikolojik değerlendirmeler yapılmalıdır. Ayrıca, şiddetin önlenmesi konusunda eğitimler verilmelidir.
  • Kamera Kayıtları: Hastanelerin özellikle yoğun bakım ve kuvöz gibi kritik bölgelerinde kamera kayıtları düzenli olarak incelenmeli ve denetimler sıklaştırılmalıdır.
  • Hasta Hakları: Hasta hakları konusunda farkındalık artırılmalı ve hastaların şikayet mekanizmaları kolaylaştırılmalıdır.
  • Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik: Hastane yönetimleri, yaşanan olumsuz olayları şeffaf bir şekilde kamuoyuyla paylaşmalı ve sorumlular hakkında gerekli işlemleri yapmalıdır.

Bu vahim olay, sağlık çalışanlarının sorumluluklarını ne kadar kötüye kullanabileceğini ve bunun sonuçlarının ne kadar yıkıcı olabileceğini gösteriyor. Umuyoruz ki, bu olaydan gerekli dersler çıkarılır ve benzer vakaların yaşanmaması için gerekli önlemler alınır.