
AKP'li Vekilden Skandal Ziyaret! Hastaları Köpekle Mi Ziyaret Etti?
Antalya Milletvekili Dr. Tuba Vural Çokal'ın, kanser tedavisi gören hastaları sokak köpekleriyle ziyareti büyük tepki çekti. Sosyal medyada paylaşılan görüntüler, tıp camiasında infiale yol açtı. Peki, bu ziyaretin ardındaki gerçekler neler? Doktorlar neden bu kadar öfkeli?
Skandal Ziyaret Nasıl Gerçekleşti?
Göz hastalıkları uzmanı olan Dr. Çokal, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, sokak köpeklerini eğittiklerini ve hastaları tedavi ettiklerini belirtti. "Özel eğitim ve sınavlardan başarıyla geçen sokak köpeklerimiz bugün ülkemizde ilk kez Avrupa ve Amerika'daki uygulamalara benzer şekilde, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Tıp Fakültesi Meme Cerrahisi Servisi'nde ameliyat olmuş hastaları ziyaret etti" ifadelerini kullandı. Bu paylaşım, kısa sürede büyük yankı uyandırdı ve eleştiri oklarının hedefi oldu.
Doktorlardan Sert Tepki
Dr. Çokal'ın bu paylaşımına, tıp dünyasından sert tepkiler geldi. Doktorlar, yeni ameliyat olmuş ve steril ortamda bulunması gereken hastaların yanına köpekle girilmesinin kabul edilemez olduğunu vurguladı. Sosyal medyada yapılan yorumlarda, "Hastanede köpeğin ne işi var?", "Kanserli hastaların odalarına çiçek dahi alınmıyor, köpek nasıl giriyor?", "Bu hayvan sevgili değil, hasta sağlığını tehdit eden bir eylem" gibi ifadeler kullanıldı. Doktorlar, enfeksiyon riskine dikkat çekerek, bu tür bir ziyaretin hasta sağlığı açısından son derece tehlikeli olduğunu belirtti.
Enfeksiyon Riski ve Sterilizasyon Uyarıları
Kanser hastalarının bağışıklık sistemleri zayıflamış olduğu için enfeksiyonlara karşı daha savunmasız oldukları bilinen bir gerçek. Hastanelerde sterilizasyonun bu denli önemli olmasının en büyük nedeni de bu. Peki, bir sokak köpeğinin hastane ortamına girmesi ne gibi riskler taşıyor?
- Enfeksiyon riski
- Alerjik reaksiyonlar
- Travma riski
Bu riskler göz önüne alındığında, Dr. Çokal'ın yaptığı ziyaretin ne kadar tehlikeli olduğu daha net anlaşılıyor.
Bu olay, sağlık çalışanlarının özverili çalışmalarına gölge düşürmüş ve tıp etiği açısından ciddi soru işaretleri yaratmıştır. Umuyoruz ki, bu türden hatalar tekrarlanmaz ve hasta sağlığı her zaman en öncelikli konu olarak kalır.