Ankara'da Altındağ Belediyesi'nde sular durulmuyor. AKP'li Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki'nin, haklarını aramak için direniş çadırı kuran işçilere yönelik tavrı büyük tepki çekti. İşçilerin Toplu İş Sözleşmesi talepleri karşılanmayınca başlayan gerginlik, başkanın bizzat müdahalesiyle yeni bir boyut kazandı.
İşçilerin Haklı Mücadelesi
Altındağ Belediyesi'nde çalışan işçiler, Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine harekete geçti. İddialara göre, Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, işçilere verdiği maaş artışı sözünü tutmadı ve yan haklarını kısıtladı. Bununla da kalmayıp, Hak-İş Konfederasyonu'na bağlı Hizmet-İş Sendikası'na üye olan işçileri sendikadan istifaya zorladı. İstifa etmeyi reddeden işçilerin bir kısmı Ramazan ayında işten çıkarılırken, bazılarının maaşları da eksik yatırıldı.
Bu gelişmeler üzerine grev kararı alan işçiler, belediye önünde direniş çadırı kurarak nöbete başladı. Haklarını arayan işçiler, seslerini duyurmak için kararlılıkla mücadelelerini sürdürüyor.
Başkanın Tartışmalı Müdahalesi
Cumhuriyet'ten Emirhan Çoban'ın haberine göre, Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki, cuma namazına giderken belediye yanında kurulan direniş çadırına uğradı. İşçilerden "Çadırın derhal kaldırılmasını" istediği belirtilen Tiryaki'nin, işçilerle tartıştığı ve hatta fiziksel şiddet uyguladığı iddia edildi. Bu iddialar, olayın kamuoyunda büyük yankı uyandırmasına neden oldu.
Olayla ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmazken, işçilerin direnişi ve başkanın müdahalesiyle ilgili tartışmalar devam ediyor. Yaşanan bu gelişmeler, işçi hakları ve sendikal örgütlenme özgürlüğü konularını yeniden gündeme getirdi.
Olayın Ardından Yaşananlar
Başkanın işçi çadırına müdahalesi, sosyal medyada da geniş yankı buldu. Birçok kullanıcı, başkanın tavrını eleştirirken, işçilere destek mesajları yağdırdı. Olayın ardından sendika temsilcileri ve hukukçular, işçilere destek vermek amacıyla belediye önüne geldi. İşçilerin kararlılığı ve kamuoyunun desteğiyle, mücadelenin nasıl sonuçlanacağı merakla bekleniyor.
Bu olay, Türkiye'deki işçi hakları mücadelesinin ve sendikal örgütlenmenin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. İşçilerin haklarını arama çabası ve karşılaştıkları zorluklar, toplumun her kesiminden destek görmeye devam ediyor.
