
İBB'de Milyonluk Vurgun Mu? İmamoğlu'nun Kasası Doldu!
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde (İBB) yaşanan bir skandal, gündeme bomba gibi düştü. İddialara göre, Ekrem İmamoğlu'nun gizli ortağı Murat Gülibrahimoğlu'nun, İmamoğlu'nun kasası olarak bilinen Fatih Keleş'in hesaplarına milyonlarca lira aktardığı tespit edildi. Bu durum, megakentin geleceğiyle ilgili ciddi soru işaretleri yaratırken, İBB'deki mali trafiğin şeffaflığı da tartışma konusu oldu.
İBB'deki Gizli Ortaklık ve Para Transferleri
Murat Gülibrahimoğlu'nun, İBB'nin hafriyat döküm alanlarının işletmesini aldığı ve bu süreçte Fatih Keleş'in hesaplarına 6.5 milyon lira aktardığı belirlendi. Bu para transferlerinin yanı sıra, aynı tarihlerde Keleş'in banka hesaplarına yüklü miktarlarda, kaynağı belirsiz paraların elden yatırıldığı da ortaya çıktı. Bu durum, İBB'deki mali hareketlerin derinlemesine incelenmesi gerektiğini gözler önüne seriyor.
Söz konusu iddialar, İstanbul'da büyük yankı uyandırdı. Vatandaşlar, İBB yönetiminden konuyla ilgili açıklama beklerken, muhalefet partileri de olayın üzerine gidileceğini ve tüm detayların açığa çıkarılması için gerekli adımların atılacağını duyurdu.
Fatih Keleş Kimdir? İmamoğlu ile İlişkisi Ne?
Fatih Keleş'in, Ekrem İmamoğlu'nun yakın çevresinde yer aldığı ve İBB'deki birçok önemli kararda etkili olduğu biliniyor. Keleş'in, İmamoğlu'nun "gizli kasası" olarak anılması, İBB'deki mali işleyişle ilgili soru işaretlerini daha da artırıyor. Bu durum, Keleş'in İBB içindeki rolünün ve yetkilerinin sorgulanmasına neden oluyor.
Bu iddiaların ardından, Fatih Keleş'in mal varlığı ve banka hesapları da mercek altına alındı. Yapılacak incelemeler, Keleş'in İBB'deki görevi süresince elde ettiği gelirlerle ilgili daha fazla detayı ortaya çıkarabilir.
İstanbul'un Geleceği Tehlikede Mi?
İBB'deki bu türden mali skandalların ortaya çıkması, İstanbul'un geleceğiyle ilgili endişeleri de beraberinde getiriyor. Megakentin kaynaklarının doğru ve şeffaf bir şekilde kullanılması, İstanbul'un sürdürülebilir kalkınması için hayati önem taşıyor. Bu nedenle, İBB yönetiminin bu iddialara ivedilikle yanıt vermesi ve gerekli soruşturmaları başlatması gerekiyor.
İstanbul'un geleceği için şeffaf ve dürüst bir yönetim anlayışının benimsenmesi şart. Aksi takdirde, bu türden skandallar, megakentin itibarını zedeleyebilir ve vatandaşların İBB yönetimine olan güvenini sarsabilir.
İBB'deki bu iddialar, Türkiye'nin gündemine bomba gibi düşerken, olayın siyasi yankıları da merakla bekleniyor. Önümüzdeki günlerde, İBB yönetiminden yapılacak açıklamalar ve başlatılacak soruşturmalar, olayın seyrini belirleyecek.