Berrin Sönmez'den Şok Sözler: Çocuk Evliliği İslam'la Bağdaşmaz!
Gündem

Berrin Sönmez'den Şok Sözler: Çocuk Evliliği İslam'la Bağdaşmaz!


20 May 20255 dk okuma26 görüntülenmeSon güncelleme: 02 September 2025

Türkiye'de çocuk yaşta evlilikler, yasal boşluklar ve dini yorumlardaki çarpıtmalar nedeniyle yeniden gündeme geldi. Kadın hakları savunucusu ve akademisyen Berrin Sönmez, bazı dini çevrelerin ayetleri bağlamından kopararak çocuk evliliğini meşrulaştırmaya çalıştığını belirterek, bu yaklaşımların hem insan haklarına hem de İslam'ın özüne aykırı olduğunu savunuyor. Sönmez, "Çocuk evliliği bir vahşettir, zulümdür. Zulüm, İslam’ın da tek düşmanıdır" diyerek konunun vahametini vurguluyor.

Kur'an'da Evlilik Yaşı ve Akıl Olgunluğu

Sönmez'e göre Kur'an'da evlilik yaşıyla ilgili kesin bir rakam verilmemesi, bazı çevrelerce suistimal ediliyor. Özellikle Nisa Suresi 6. Ayet üzerinden "rüşd" yani akıl olgunluğu kavramına dikkat çeken Sönmez, evlilik için yalnızca fiziksel değil, zihinsel ve sosyal gelişimin de tamamlanmış olması gerektiğini vurguluyor. Kur’an’ın her döneme ve topluma hitap eden evrensel bir mesaj taşıdığını belirterek, ayetlerin tarihsel bağlamından koparılmaması gerektiğini söylüyor. Sönmez, "Kur’an, belli bir yaş vermez çünkü mesajı evrenseldir. Ama açıkça akıl olgunluğu, karar verme yetkinliği şart koşulmuştur. Bu da çocuk yaşta evliliği dışlar" ifadelerini kullanıyor.

Dini Yorumlardaki Çarpıtmalar ve Ataerkil Gelenekler

Bazı çevrelerin, boşanma süreçlerine dair ayetleri örnek göstererek çocuk evliliğini meşrulaştırmaya çalıştıklarını belirten Sönmez, bu yorumların İslam öncesi ataerkil gelenekleri yaşatmaya çalıştığını ifade ediyor. Sönmez, "Regl görmemiş çocuklardan söz eden ayet, yorumlandığı gibi çocuk evliliğine izin vermez" diyerek bu tür yorumların yanlışlığına dikkat çekiyor. Evliliğin esasen dini değil hukuki bir mesele olduğunu vurgulayan Sönmez, Hz. Aişe ile Hz. Muhammed’in evliliği üzerinden yapılan savunmalara da karşı çıkıyor. Nisa Suresi'nin, bu evlilikten sonra indirilen ayetlerden biri olduğuna işaret ederek, küçük yaşta evliliklerin İslam'dan değil, tarihsel ve kültürel koşullardan kaynaklandığını belirtiyor.

Yasal Boşluklar ve İktidarın Rolü

Sönmez, Türkiye’de Medeni Kanun’a göre evlilik yaşının 18 olduğunu, ancak 17 yaş için veli onayı, 16 yaş içinse mahkeme kararıyla yapılan evliliklerin hâlâ mümkün olduğunu hatırlatarak, bu istisnaların çocuk evliliklerini yasal hale getirdiğini söylüyor. Sönmez, "Bu, Türkiye için utanç verici bir durum. Evlilik yaşı istisnasız 18 ve üzerine çıkarılmalı" diyerek yasal düzenlemelerin önemini vurguluyor. Sönmez, erken yaşta evliliği özendiren siyasi söylemlerin, kadınların güçlenmesinden rahatsızlık duyan bir anlayışı yansıttığını ifade ediyor. Tarikat ve cemaatlerin de erken evliliği teşvik ettiğini, bu yapıların dini yorumları çarpıtarak toplumu baskıladığını belirtiyor. Sönmez, "Bu açıklamalar ifade özgürlüğü değil, çocuk hakları ihlalidir. Kur’an çarpıtılıyor; aynı kişiler yasaları da çarpıtmaktan çekinmiyor" şeklinde konuşuyor.

Müslüman Feministlerin Ortak Mücadelesi

Müslüman feministlerin de çocuk evliliğine karşı kararlı bir duruş sergilediğini belirten Sönmez, kadınların özgür, eşit ve ayrımcılıktan uzak bireyler olarak yaşaması gerektiğini vurguluyor. Laik ya da inançlı tüm kadın hareketlerinin ortak paydada buluştuğunu da şu sözlerle ifade ediyor: "İslami feminizmin temelinde de eşitlik, özgürlük ve adalet vardır. Ayetlerle haklarımızı çiğnetmeyeceğiz. Mücadelemiz ortak."

Berrin Sönmez'in açıklamaları, çocuk evliliği konusundaki hassasiyeti bir kez daha gözler önüne seriyor. Dini yorumlardaki çarpıtmaların ve yasal boşlukların bu vahim sorunu körüklediği gerçeği, toplumun tüm kesimlerinin ortak mücadelesini gerektiriyor. Çocukların korunması ve sağlıklı bir geleceğe sahip olmaları için, bu konuda daha fazla farkındalık yaratılması ve somut adımlar atılması büyük önem taşıyor.