AKP'den Zeytin Katliamı mı? Maden Yasası Tepki Çekti!
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM'ye sunulan ve maden, çevre, tarım alanlarında ciddi tahribat yaratacağı öne sürülen torba yasa teklifine karşı çıkarak, teklifin geri çekilmesini talep etti. Gürer, düzenlemenin vahşi madenciliğin önünü açacağını ve denetimsiz madenciliğe olanak sağlayacağını savundu.
Zeytin Ağaçları Madenlere Kurban mı Ediliyor?
Ömer Fethi Gürer, Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu'nda 26 saat süren müzakereler sonrası kabul edilen torba kanun teklifinin, zeytinlikler başta olmak üzere Türkiye'nin tarımsal yapısına, çevresine ve kırsal yaşamına ciddi zararlar verebileceğini belirtti. Gürer, "50 bine yakın zeytin ağacı olan bölgede ağaçların taşınması yanında, maden, çevre, mera, orman, enerji ve yapı denetim kanunları gibi geniş bir düzenleme alanı içeren kanun teklifi sorunlar üretecek düzenlemeler getiriyor" dedi.
Gürer, daha önce de benzer tekliflerle karşılaştıklarını ve bu tür girişimlerin kamuoyunun tepkisiyle geri çekildiğini hatırlatarak, AKP'nin bu konudaki ısrarını eleştirdi. "Kömüre değil zeytine sahip çıkılmalıdır" diyen Gürer, kanun teklifinin Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) sürecini sınırlayarak işlevsizleştirdiğini ve 20 milyon hektara ulaşan ruhsatlı maden sahasının kontrolsüz genişlemesine olanak sağlayabileceğini vurguladı.
Torba Yasa Teklifinin Muhtemel Sonuçları Neler?
Gürer, torba yasa teklifinin olası sonuçlarını şu şekilde sıraladı:
- ÇED sürecinin işlevsizleşmesi
- Ruhsatlı maden sahalarının kontrolsüz genişlemesi
- 1,2 milyon hektar tarım alanının risk altına girmesi
- Gıda güvenliğinin tehlikeye girmesi
- Karbon yutak alanlarının zarar görmesi
- Zeytinlikler, sit alanları ve kıyı alanlarının şirketlerin taleplerine uygun hale getirilmesi
Gürer, düzenlemeyi savunanların "Zeytin ağaçları taşınabilir" şeklindeki açıklamalarına da tepki göstererek, "50 bin zeytin ağacını taşımaktan söz ediyorlar. Bunun sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesi mümkün değil. Taşınan ağaçların çoğu gittiği alana uyum sağlayamayarak yok olma riski de var. Yeni yerlerine uyum sağlayanların ise üretim kaybı yaşaması kaçınılmaz" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin Zeytin ve Zeytinyağı Üretimi Tehlikede mi?
Gürer, zeytinliklerin madenciliğe açılmasının Türkiye'nin zeytin ve zeytinyağı üretimini olumsuz etkileyeceğini belirterek, "Türkiye, zeytin ve zeytinyağında önemli bir merkez. İhraç ettiğimiz ürünler arasında yer alıyor ve ekonomimize ciddi katkı sağlıyor. Bu teklifte bunun genişletilmesine yöneliktir" dedi.
Türkiye'de kırsal nüfusun azalmaya devam ettiğini ve tarım alanlarının daraldığını belirten Gürer, bu düzenlemenin kırsalın tamamen boşaltma riski taşıdığını ve göçe yol açabileceğini söyledi. "Tarım alanlarımız son 20 yılda 3 ila 5 milyon hektar arasında daraldı. Şimdi de 1 milyon 200 bin hektar tarım alanı risk altında. Köylerimiz, yaşam alanlarımız birer birer yok ediliyor. Bu, yalnızca bugünün değil, geleceğin de sorunu" diye konuştu.
Ömer Fethi Gürer, madencilik faaliyetlerinin halka fayda sağlamadığını ve bu düzenlemenin yalnızca belirli bir azınlık grubun çıkarına hizmet ettiğini savundu. Gürer, düzenlemenin Genel Kurul'a gelmeden geri çekilmesini isteyerek, "Zeytinliklerin, meraların, tarım alanlarının ve doğamızın rant uğruna yok edilmesine izin vermemeliyiz" diyerek sözlerini tamamladı.
