19 Gazeteci Davası: Adli Kontrole Devam! İşte Detaylar
Gündem

19 Gazeteci Davası: Adli Kontrole Devam! İşte Detaylar


15 May 20255 dk okuma44 görüntülenmeSon güncelleme: 04 September 2025

Diyarbakır'da 19 gazetecinin yargılandığı davada, gazeteciler için istenen adli kontrol tedbirinin kaldırılması talebi mahkeme tarafından reddedildi. Duruşma 18 Eylül'e ertelenirken, gazetecilerin durumu belirsizliğini koruyor. Bu karar, basın özgürlüğü ve gazetecilik faaliyetleri üzerindeki baskılarla ilgili endişeleri artırdı.

Duruşmada Neler Yaşandı?

Diyarbakır 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya gazetecilerden Ömer Çelik ve Elif Üngür ile avukatları katıldı. Gazeteci Aziz Oruç’un avukatı ise SEGBİS ile bağlandı. Duruşmayı Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG),Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) üyeleri ve gazetecilerin aileleri de izledi.

  • Avukat Resul Tamur, adli kontrol tedbirinin kaldırılmasını ve el konulan dijital materyallerin iadesini talep etti.
  • Tanık olarak dinlenen Soydan Karaer, Sterk TV hakkındaki beyanlarını hatırlamadığını söyledi.
  • AKP'li Ayşegül Biçer'in oğlu Mustafa Biçer, Sterk TV'ye zorla çıkarıldığını iddia etti.

Tanık İfadeleri ve İddialar

Duruşmada tanık olarak dinlenen Mustafa Biçer, Sterk TV'nin örgüte bağlı bir kanal olduğunu ve örgüt yöneticilerinin konuşmalarının burada yayınlandığını iddia etti. Biçer, zorla Sterk TV’ye çıkarıldığını ve yine zorla bir yazı okutturulduğunu öne sürdü. Bu iddialar, davanın seyrini etkileyebilecek önemli detaylar içeriyor.

Mahkeme Kararı ve Sonuç

Mahkeme heyeti, adli kontrol tedbirinin kaldırılması talebini reddederek, bir sonraki duruşmayı 18 Eylül'e erteledi. Bu karar, gazetecilerin üzerindeki baskının devam edeceği anlamına geliyor. Karar sonrasında gazetecilerin avukatları, karara itiraz edeceklerini ve hukuki mücadeleye devam edeceklerini belirtti.

Bu dava, Türkiye'deki basın özgürlüğü ve gazetecilerin çalışma koşulları hakkında önemli bir örnek teşkil ediyor. Gazetecilerin yargılanması ve adli kontrol tedbirlerinin devam etmesi, ifade özgürlüğü ve kamuoyunun haber alma hakkı açısından ciddi bir sorun olarak değerlendiriliyor. Dava sürecinin nasıl ilerleyeceği ve gazetecilerin geleceği, önümüzdeki günlerde yakından takip edilecek.