
13 Yaşındaki Çocuktan Kan Donduran İtiraf: "Katliam Yapacaktım!"
İstanbul Beyoğlu'nda yaşanan kan donduran olayda, 13 yaşındaki M.A., aynı okulda okuduğu akranı E.D. tarafından boynundan bıçaklandı. Olayın ardından yakalanan saldırgan E.D.'nin ifadesi ise dehşet vericiydi: "Katliam yapacaktım, yarın Miraç okula gelemeyebilir."
Olay Nasıl Gerçekleşti?
Olay, 30 Ekim Perşembe günü saat 09.00 sıralarında Hacıahmet Mahallesi'nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, aynı okulda okuyan ve aynı yaşta olan M.A. ve E.D. arasında bir tartışma yaşandı. Tartışmanın ardından bıçakla evden çıkan E.D., sokakta M.A.'yı beklemeye başladı.
Bir süre sonra sokağa giren M.A., E.D. tarafından boynundan bıçaklandı. Can havliyle bağıran ve boynunu tutan M.A., komşusunun aracıyla Şişli'deki Okmeydanı Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Neyse ki, M.A.'nın durumunun iyi olduğu öğrenildi.
Saldırganın İfadesi Şoke Etti
Saldırıyla ilgili konuşan M.A., E.D.'nin arkadaşlarına "Katliam yapacağım, yarın Miraç okula gelemeyebilir" dediğini aktardı. Bu ifade, olayın vahametini gözler önüne serdi. Saldırgan E.D., adliyeye sevk edildikten sonra çıkarıldığı mahkemede adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Bu karar, kamuoyunda büyük tartışmalara yol açtı.
Çocuk Suçları ve Toplumsal Etkileri
Bu tür olaylar, çocuk suçlarının ne kadar ciddi boyutlara ulaşabileceğini göstermesi açısından büyük önem taşıyor. Uzmanlar, çocuklardaki şiddet eğilimlerinin altında yatan nedenlerin araştırılması ve bu konuda önleyici tedbirlerin alınması gerektiğini vurguluyor. Ailelerin, okulların ve toplumun bu konuda işbirliği yapması, benzer olayların önüne geçilmesi için hayati önem taşıyor.
- Aile içi şiddet
- Akran zorbalığı
- Sosyal medya etkisi
- Psikolojik sorunlar
Bu faktörler, çocukların şiddete yönelmesinde etkili olabilir. Bu nedenle, çocukların sağlıklı bir şekilde gelişimini desteklemek ve onları şiddetten uzak tutmak için bu faktörlere dikkat etmek gerekiyor.
Adalet Sisteminin Rolü
Saldırgan E.D.'nin adli kontrol şartıyla serbest bırakılması, adalet sisteminin bu tür olaylara yaklaşımı konusunda soru işaretleri yarattı. Birçok kişi, bu kararın caydırıcı olmadığını ve benzer olayların yaşanmasına zemin hazırlayabileceğini düşünüyor. Adalet sisteminin, çocuk suçları konusunda daha hassas ve etkili bir yaklaşım sergilemesi gerektiği vurgulanıyor.
Bu üzücü olay, toplum olarak çocuklara daha fazla özen göstermemiz, onların sorunlarını dinlememiz ve onlara destek olmamız gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Unutmayalım ki, çocuklarımızın geleceği, hepimizin sorumluluğundadır.














