Kartalkaya'da yaşanan ve 36'sı çocuk olmak üzere 78 kişinin hayatını kaybettiği Grand Kartal Otel yangını faciası, üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala aydınlatılamadı. Aileler, olayın sorumlularının yargılanması için verdikleri hukuk mücadelesinde yalnız bırakıldıklarını düşünüyor. İçişleri Bakanlığı ve diğer ilgili bakanlıkların, olayın ardından talep edilen soruşturma açılması yönündeki başvurulara yanıt vermemesi, kafalarda soru işaretleri oluşturuyor. Peki, bu sessizliğin ardında yatan gerçekler neler?
İhmaller Zinciri mi Facianın Nedeni Oldu?
Olayın ardından yapılan incelemelerde, otel yönetiminin yangın güvenlik önlemlerini yeterince almadığı ve kamu kurumlarının da gerekli denetimleri yapmadığı tespit edildi. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) tarafından hazırlanan bilirkişi raporu, ilgili bakanlıkları "birinci derecede sorumlu" gösterdi. Raporda, oteldeki yangın güvenlik sistemlerinin yetersiz olduğu, acil durum planlarının bulunmadığı ve personelin yangın konusunda yeterli eğitim almadığı belirtildi. Bu ihmaller zinciri, facianın boyutunu artırmış ve onlarca insanın hayatına mal olmuştu.
Aileler Adalet Arayışında Yargıya Başvurdu
Soruşturma taleplerinin yanıtsız kalması üzerine, hayatını kaybedenlerin aileleri hukuk mücadelesini yargıya taşıdı. Aileler, sorumluların cezalandırılması ve adaletin sağlanması için ellerinden geleni yapmaya kararlı. Avukatları aracılığıyla dava açan aileler, olayın tüm yönleriyle aydınlatılmasını ve sorumluların yargı önünde hesap vermesini istiyor. Ailelerin avukatlarından biri yaptığı açıklamada, "Bu facia, göz göre göre geldi. Otel yönetiminin ihmalleri ve kamu kurumlarının denetimsizliği, bu acı olayın yaşanmasına neden oldu. Sorumluların cezasız kalmaması için hukuk mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz" dedi.
Siyasi Baskı mı Soruşturmayı Engelliyor?
Soruşturma taleplerinin yanıtsız kalması, akıllara siyasi baskı iddialarını getiriyor. Bazı kesimler, olayın sorumlularının güçlü bağlantıları nedeniyle soruşturmanın engellendiğini ve gerçeklerin örtbas edilmeye çalışıldığını öne sürüyor. Bu iddialar, kamuoyunda büyük tepkilere yol açarken, olayın aydınlatılması için daha fazla baskı yapılması gerektiği yönünde görüşler dile getiriliyor.
Kartalkaya faciası, Türkiye'deki denetim mekanizmalarının yetersizliğini ve ihmallerin nelere yol açabileceğini acı bir şekilde gözler önüne serdi. Ailelerin adalet arayışı devam ederken, olayın tüm yönleriyle aydınlatılması ve sorumluların cezalandırılması, benzer faciaların yaşanmaması için büyük önem taşıyor. Unutulmamalıdır ki, adalet yerini bulmadıkça, Kartalkaya'da yitirilen canların acısı dinmeyecektir.